özgürlük sınırlar kümesinin dışına çıkamaz
Küçüklüğümde etrafımı saran güven hissini, yeni deneyimleri, kontrolümün dışında gelişen her şeyi nasıl heyecanlı karşıladığımı, o zamanlarımın gittikçe silikleşen hatıralarını büyüdükçe daha da arıyorum. Evde olsam da olmasam da, evde olmanın çocukluğumdaki büyüsü yok artık. Büyüyünce büyüsü kaçıyor her şeyin, hiçbir deneyim ilk olarak kalmıyor. H eyecanla gittiğin okulun büyüdükçe aynı şeyleri sürekli tekrar eden bir saate dönüşüyor. İnsanlar sana daha farklı bakmaya başlıyor, gözlerinde her şeyi yapabilecek deli çocuk olmaktan çıkmaya başlıyorsun artık. Bireyleşiyorsun, ama çevren sana bireyleşmenin bedelini çok keskin ve ani yöntemlerle ödetiyor. Hiç öğrenmediğin, bilmediğin şeyleri başarmanı bekliyorlar senden. Daha niye olduğunu bilmediğin rekabetin içine atıyorlar, bir anda büyüyorsun böyle işte. Çay saatlerini hatırlıyorum, akşam yemeğinden yarım saat kadar sonra kulağa gelen kaşık seslerini. O kadar canlı ki gözümde, kış zamanları tüten çayın buharının camı buğuladığını...