Kayıtlar

Temmuz, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Korku Tanrı ve Ölüm

Ellerine bakıyordu. Kahve fincanını kavramaktan öte onu sıkıca tutan ellerine. Hayata dair sıkı bir anlayış geliştirdiği anlardaydı, içine düşen kuşku gittikçe büyümüş ve bu ana kadar getirmişti onu. Dünya ağır geliyordu, ne metaforları kaldırabiliyordu artık ne hikayeleri. Gerçek miydi bunlar, yoksa bir gün hiç bilmeyeceği bir şey bir rüya görmek gibi mi olurdu? Canlıları düşündü, gelip geçen her şeyi. Bütün dünyanın acısı bir anlık içine çöktü. Gözlerinin önünden yol ortasında vurulan insanlar, yolda ezilen kediler, istismarlar, zulümler… Aklından birçok şey geçti.  Korkuyu düşündü.  Korku, düşünülecek şey değildi. Korku öyle bir güdüydü ki onu hayal ettiğinde bile içine müthiş bir acı hissi doluyordu. Korkunun nedenlerini, sonuçlarını, insanı nasıl bir hale soktuğunu düşünmek fiziksel acı çekmek gibi geliyordu. Sonra nelerden korktuğunu düşündü, hayatta onu harekete geçiren ne varsa onu bu korku hissi etkilemişti, böyle bir korku hissiyle gerçek bir korku aynı şey miydi?...